GOLGİ AYGITI
GOLGİ
Golgi aygıtı, bir hücre organelidir. Çekirdeğe uzak sentriyolün civarında bulunan kanalcık ve kesecik sistemidir.
Granülsüz endoplazmik retikuluma benzer, yani üzerinde ribozom yoktur. Golgi aygıtı, salgı yapan hücrelerde ve sinir hücrelerinde iyi gelişmiştir. Alyuvar ,sperm ve bakteri gibi hücrelerde bulunmaz. Golgi aygıtı lizozomların zarını oluşturur. Golgi aygıtı, lipoprotein, glikoprotein, mukus ve bitkilerde selüloz gibi maddelerin üretilip, salgılanmasını sağlar. Hücre zarı yapımında zar fabrikası gibi çalışır. Gerektiği zaman yağları depolar. Uzun zaman pek önemli bir organel olmadığı gerekçesiyle dikkate alınmayan golgi aygıtı; son zamanlarda hücre zarının özgüllüğünü saptamada önemli görev alması nedeniyle dikkatleri üzerine çekmiştir.
Golgi aygıtının bozulması, salgıların azalmasına neden olur. Örneğin,tükürük bezinden salgılanan tükürüğün azalmasında golgi aygıtı etkilidir. Tükürüğün azalması ağzın kurumasına neden olur.
Granülsüz endoplazmik retikuluma benzer, yani üzerinde ribozom yoktur. Golgi aygıtı, salgı yapan hücrelerde ve sinir hücrelerinde iyi gelişmiştir. Alyuvar ,sperm ve bakteri gibi hücrelerde bulunmaz. Golgi aygıtı lizozomların zarını oluşturur. Golgi aygıtı, lipoprotein, glikoprotein, mukus ve bitkilerde selüloz gibi maddelerin üretilip, salgılanmasını sağlar. Hücre zarı yapımında zar fabrikası gibi çalışır. Gerektiği zaman yağları depolar. Uzun zaman pek önemli bir organel olmadığı gerekçesiyle dikkate alınmayan golgi aygıtı; son zamanlarda hücre zarının özgüllüğünü saptamada önemli görev alması nedeniyle dikkatleri üzerine çekmiştir.
Golgi aygıtının bozulması, salgıların azalmasına neden olur. Örneğin,tükürük bezinden salgılanan tükürüğün azalmasında golgi aygıtı etkilidir. Tükürüğün azalması ağzın kurumasına neden olur.
YAPISI
Hem bitkisel hem hayvansal hücrelerde bulunan golgi, sisterna olarak bilinen kıvrımlı zar kümelerinden oluşur. Özellikle bitki hücrelerinde bulunan diktozom adlı (Yunanca, dictyon: ağ + soma: cisim) özgün bir küme bulunur. Bir memeli hücresinde genellikle 40'tan 100'e kadar küme gözlenir. Bir kümede genellikle dört veya sekiz sisterna bulunur.; ancak bazı protistalarda sisternaların altmışa kadar çıktığı gözlenmiştir. Her sisterna, onu boydan boya geçen kargo proteinlerine yardım eden veya onlara yardım eden özel golgi enzimlerini içeren yassı, etrafı zarlarla çevrili disklerden oluşur.
Sisterna kümesinin dört işlevsel bölgesi vardır: cis golgi ağı, medial golgi, endo golgi ve trans golgi ağı. Endoplazmik retikulumden veziküler tübüler küme aracılığıyla gelen veziküller, ağ örgüsüyle kaynaşır ve daha sonra paketlenip hedef noktalara gönderildikleri trans golgi ağı boyunca işlenir. Her bölge, bulundukları yere göre içerikleri seçici olarak modifiye eden farklı enzimler içerir. Sisternalar aynı zamanda kendi onarımları için gereken yapısal proteinler taşır.
Sisterna kümesinin dört işlevsel bölgesi vardır: cis golgi ağı, medial golgi, endo golgi ve trans golgi ağı. Endoplazmik retikulumden veziküler tübüler küme aracılığıyla gelen veziküller, ağ örgüsüyle kaynaşır ve daha sonra paketlenip hedef noktalara gönderildikleri trans golgi ağı boyunca işlenir. Her bölge, bulundukları yere göre içerikleri seçici olarak modifiye eden farklı enzimler içerir. Sisternalar aynı zamanda kendi onarımları için gereken yapısal proteinler taşır.
İŞLEVLERİ
Hücreler büyük miktarlarda değişik makromolekül sentezler. Golgi aygıtı bu makromoleküllerin hücre sekresyonu (Ekzositoz) veya hücre içi kullanım için paketlenmesinde, türlerine göre ayrılmasında ve modifiye edilmesinde bütünleyici bir göreve sahiptir. Golgi aygıtı öncelikli olarak granüllü endoplazmik retikulumdan gelen proteinleri modifiye eder ve aynı zamanda lipitlerin hücre içinde taşınmasını ve lizozomun oluşumunda görev alır. Bu bakımdan postaneye benzetilebilir; daha sonradan hücrenin çeşitli yerlerine yollayacağı materyalleri paketler ve etiketler.
Sisternada bulunan enzimler karbonhidrat (Glikozilasyon) veya fosfat (Fosforilasyon) ilavesi ile proteinleri modifiye edebilir. Bunu yapabilmek için sitozolden nükleotid şekerler gibi materyalleri içe aktarır. Bu modifikasyonlar aynı zamanda proteinin son varış noktasını belirleyecek olan sinyal sekansını oluşturabilir. Örneğin golgi aygıtı, lizozomlara gidecek olan proteinleri mannoz-6-fosfat ile etiketler
Sisternada bulunan enzimler karbonhidrat (Glikozilasyon) veya fosfat (Fosforilasyon) ilavesi ile proteinleri modifiye edebilir. Bunu yapabilmek için sitozolden nükleotid şekerler gibi materyalleri içe aktarır. Bu modifikasyonlar aynı zamanda proteinin son varış noktasını belirleyecek olan sinyal sekansını oluşturabilir. Örneğin golgi aygıtı, lizozomlara gidecek olan proteinleri mannoz-6-fosfat ile etiketler